Parapsikolojik olaylar dünyayı algılama biçiminizi tamamen değiştirebilir. Dünya yaşadıklarımızın aksine çok gizemli hikayelerle doludur. Bu tür hikayeler ilginç oldukları kadar ürkütücü de olabilirler.
Örneklerle parapsikolojik olaylar sizleri bambaşka dünyalara davet ediyor. Günümüzde duru görü, telekinezi gibi paranormal yeteneklere sahip insanların yaşadıkları bu alanda incelemeye alınır. Bu tür gizemli ve açıklanamayan olaylara dair bir takım örnekleri sıralamaya çalıştık.
Doğaüstü olayları araştıran, telepati, gaipten haber alma, duyu dışı algılama gibi olayları inceleyen ruh bilimine parapsikoloji denir. Parapsikoloji, Yunanca kökenli bir kelimedir. “Ötesinde” anlamına gelen “Para” sözcüğünün, “ruh bilim” anlamında kullanılan “psikoloji” terimine eklenmesiyle elde edilmiş olup, ilk kez 1889’da Alman psikolog Max Dessoir tarafından kullanılmıştır.
Günümüzde duru görü, telekinezi gibi paranormal yeteneklere sahip insanların yaşadıkları parapsikolojik olaylar, bu alanda incelemeye alınır. Zaman zaman sıradan insanların da deneyimleyebildiği bir takım olaylar olmasına karşın, bilinçli bir biçimde yorumlanamadığı için yaşanan hikayenin bir yanılsama mı yoksa paranormal bir deneyim mi olduğunu ayırt etmek güçtür.
İşte bu özel yeteneğe sahip olan insanların yaşadıkları ilginç parapsikolojik hikayeler arasından örnek olarak verebileceğimiz birkaç olay:
-Amerika’da bilgi sızdırmak suçundan tutuklanan bir Wall Street borsacısı, sorgulama sırasında kendisinin 2256 yılından geldiğini iddia eder. Elbette böyle bir ihtimale hiç kimse inanmaz. Ancak sorgulama sonrası yapılan araştırmalarla bahsi geçen tarihten önce böyle bir insanın yaşadığına dair hiç bir kanıt bulunamamıştır. Dolayısıyla bu kişinin anlattıklarının yanlışlığı ispat edilememiştir.
-1930 yılında, Hindistan’ın Delphi şehrinde 4 yaşındaki Shanti Deva, bir gün ailesine ilginç bir hikaye anlatır. Shanti’ nin anlattıklarına göre daha önce Mathura ‘da yaşamıştır. Ayrıca 3 çocuk annesi bir kadın olduğunu söyler. Shanti’ nin ailesi çocuklarının bu iddialarının üzerine Delphi şehrine gider. Küçük kızın kendisi olduğunu iddia ettiği bu Ludgi isimli kadının varlığını araştırırlar. Gerçekten de bu şehirde daha önceleri Ludgi isimli , kızın tam olarak tarif ettiği gibi bir kadın yaşamıştır. Kız birdenbire geldikleri şehrin lehçesiyle konuşmaya başlar. Daha da ötesi bir zaman sonra çocuklarını ve kocasını hatırlar. Üstelik yine Ludgi isimli kadını tarif ettiği gibi tek tek çocuklarını ve kocasını da tarif eder. Sebebi açıklanamayan bu olay reenkarnasyona inananlar için güçlü bir sav olmuştur. Reenkarnasyon da yine parapsikolojik olaylardan biridir.
-Felicia isimli kadın 1907 yılında ölmüştür. Felicia öldüğünde 29 yaşındadır. Bundan tam 30 yıl sonra yani 1937 yılında köylüler Felicia’ yı yolda yürürken gördüklerini iddia ederler. Ancak bu bir iki köylünün değil bir çok insanın iddiasıdır. Uzmanlar tarafından bunun toplu bir halüsinasyon olduğuna dair iddialar öne sürülür. Ancak ortaya atılan bu iddia köylüler ve konuyla alakadar olanlar için tatmin edici bir sav olmamıştır. Bir süre sonra bu esrarengiz olay hakkında konuşmak köylüler ve diğer bilir kişiler tarafından ürkütücü bulunduğundan konunun üzerini örterek, bahsinden çekinmişlerdir. Daha sonraları bir ‘zombi’ hikayesi olarak hafızalarda kazınan Felicia’ nın tuhaf hikayesi, bir süre sonra üzerindeki gizem perdesiyle birlikte unutulmuştur.
-Bir Hollanda kargo gemisi olan Ourang Medan, Endonezya sularında batar. Bu talihsiz kazadan sonra, mürettebat ve köpeklerle birlikte taşımakta oldukları bir çok hayvan, suların derinliklerinde korkmuş yüz ifadeleriyle bulunur. Bu olay, bir çok insana onların bir uzaylı saldırısı ya da hayaletler tarafından öldürülmüş olabileceğini düşündürdü. Bir başka ihtimal de kimyasal bir zehirlenme olmuş olabileceğiydi. Ancak olay, bugün hala sırrını korumaktadır.
– 60’ lı yılların başında henüz yedi yaşında bir çocuk olan Richard ve ailesi Florida’ ya taşınmaya karar verirler. Richard yedi yaşına gelene de Florida’ yı hiç görmemiştir. Ailecek yola çıkarlar. Yol oldukça uzun olduğundan bir motelde mola vermeye karar verirler. Richard gece korkutucu bir kabus görür. Kendi anlatımına göre rüyasında hiç bilmediği bir evdedir. Ancak etrafındaki eşyalar tanıdıktır. Hatta en sevdiği oyuncak olan pelüş tavşanı da buradadır. Korkmasının sebebi eve yabancı olmasıdır. Ertesi gün yola kaldıkları yerden devam ederler. Taşınmak üzere oldukları eve vardıklarında Richard çığlık atar. Telaşlanan anne ve babası onu neyin korkuttuğunu anlayamazlar. Richard gece rüyasında bu evi gördüğünü anlatır. Anne ve babası bunun sadece bir rüya olduğunu anlatarak onu sakinleştirirler ve eve girerler. Richard bu ilk kez gördüğü evin mutfağının, banyosunun ve odalarının nerelerde olduğunu herkesten önce gösterir. Hatta babasının basmak üzere olduğu basamağın kırık olduğunu söyleyerek muhtemel bir kazanın da önüne geçmiştir. Babası kontrol ettiğinde basamağın gerçekten de kırık olduğunu görür. Bir süre sonra olayın etkisinden kurtulamayan aile Richard’ ı bir parapsikoloji uzmanına götürürler. Parapsikoloji uzmanı çocuğun bir astral seyahat deneyimi yaşadığını ve bunun korkulacak bir durum olmadığını söyler. Ancak Richard bir daha asla bu gerçeklikte bir tecrübe yaşamadığını söylemektedir.
– Yine bir iddiaya göre Atlantik Okyanusu açıklarında bir gemi fırtınada su alır. Telsizle gemilerinin su aldığını ve yardıma ihtiyaçları olduğunu en yakın sahil güvenlik ekiplerine iletirler. Telsizin yeterli olmayacağından korkarak haberin iletildiğinden emin olmak için mors alfabesiyle de yardım isterler. Ancak bir süre sonra yardım gelmeden gemi batar. Bir zaman sonra kendilerinden haber alınamayınca gemi ve mürettebatın akıbeti için sahil güvenlik ekipleri aramalara başlar. Telsizlerinde anlam veremedikleri kesik kesik kayıtları vardır. Ancak asıl ilginç olan mors vericisinden aldıkları nottur. Nota göre “biz rotamızda sakince ilerliyoruz. Fırtına bizi etkilemedi. İyi çalışmalar” denilmektedir. Oysa görevliler o şiddetteki bir fırtınadan hiçbir geminin sağlam çıkamayacağını tahmin ettikleri için oldukça şaşırırlar. Aramalar sonunda batığa ulaştıklarında bir kez daha açıklamalarının imkansız olduğu bir durumla karşılaşırlar. Tüm mürettebat ve geminin parçaları birbiriyle iç içe geçmiş vaziyettedir. Bir kişi dümenle birleşmiş, bir başkası pervanelerle bütünleşmiş şekildedir. Tüm mürettebat geminin bir başka bölgesine yapışık biçimdedir. Tüm çabalara rağmen onları bu hale neyin getirdiği açıklanamamıştır.
Bu tür hikayeler açıklanamadığı için insanları zaman zaman ikiye bölmektedir. Kimileri bunların hurafelerden ve yalanlardan ibaret olduğunu düşünürken kimileriyse mutlaka mantıklı bir açıklamasının olduğunu düşünmektedir. Ancak tüm bilimsel savlara karşın özünde ne olduğu anlaşılamayan binlerce hikaye hala cevabını beklemektedir. Örneklerle Parapsikolojik olaylar biraz anlatanın beyanına biraz da bu yeteneklere sahip olan insanlara göre şekillenmektedir. Açıklanamıyor olmaları onların gerçek olmadığı anlamını taşımaz. Üzerinde düşünmekten korktuğu için insanlar bazen bu tür deneyimlerini paylaşmaktan çekinebilirler. Çünkü anlattıkları zaman insanlardan ne gibi tepkiler alacaklarını kestiremezler. Sosyal çevrelerinde deli damgası yemekten, yalancı olarak suçlanmaktan, güvenilmez insan görünümü vermekten ve dışlanmaktan korkarlar. Aslında bir bakıma haksız da sayılmazlar. Çünkü bilinmeyenin verdiği korku büyüktür. Başınıza ne geleceğini bilemediğiniz bir patika sapmak istemeyeceğiniz gibi bu tür bir tecrübeyi de herkese anlatmaktan çekinebilirsiniz. Parapsikolojik yetenekler sadece özel yetenekli insanlarda olması sebebiyle bu şekilde hikayelerini anlatmaktan çekinen insanlar belki de yeteneklerini asla keşfedemeyeceklerdir.
Bu tip olaylar insanları ürküttüğü kadar, düşünmeye de sevk etmekte, öyle değil mi? Başka bir dünya mümkün müdür? Neden olmasın…